Merhabalar Sevgili Okuyanlar,
Bu haftaki konumuz motivasyon. Motivasyon hayatımızın her alanında önemli olmakla birlikte
konunun sınırlarını daha da netleştirip ve okul motivasyonu ile ilgili konuşalım istedim.
Bilindiği üzere öğrenme, öğrenci, öğretmen ve öğretilen konu arasında kurulan ilişkiye doğrudan
bağlantılıdır. Öğrenci, öğretmeniyle anlamlı bir bağ kurarsa, o şeyi öğrenmek için daha çok çaba sarf
eder.
Bu açıdan bakıldığında öğretmen, öğrencinin güvende ve ait hissetmesiyle ilgili gereksinimlerini anlar
ve karşılayabilirse öğrenme daha anlamlı olur. Öğretmen bir süre sonra öğrencisiyle olan ilişkisine
kademeli olarak bir mesafe koymalı ki, öğrenci öğrenme konusunda bağımsızlık kazansın.
Kısa bir giriş yaptıktan sonra gelelim asıl konumuza “okul motivasyonu”. Okul motivasyonu durağan
bir süreç değildir. Okul motivasyonu çok sayıda belirleyici faktörler etkilenir. Öğrencinin isteği ya da
aniden beliren ilgisiyle açıklanamaz.
Öğrenciyi bir etkinliği seçmeye, uygulamaya ve amacını gerçekleştiren kadar çalışmaya yönlendiren
şey kendisi ve çevresiyle ilgili algılarıdır. (Kendisine verdiği değer, aile ortamı, ailenin tutum ve
davranışları , arkadaş ortamı, öğretmeninin tutum ve davranışları vb…)
Burada öğrencinin gerçek kapasitesinde değil, sahip olduğunu düşündüğü kapasiteden bahsediyoruz.
Kendi olma algısı kişilik gelişiminin çok erken dönemlerinde ortaya çıkar ve yaşla birlikte şekillenir.
Öğrencinin varoluşunda yetişkinler ve yaşıtları tarafından değerlendirilmenin etkisi çok belirgindir.
Yapılan eleştirilerden çok etkilenir. Yaşadığı başarı ya da başarısızlık deneyimleri de bir görevi yerine
getirme konusundaki kişisel yeterlilik algısını etkiler.
Öğrencinin kendisiyle ilgili algısı ne kadar iyiyse, kendisine önerilen etkinliklere katılma motivasyonu
da o derece yüksek olur.
Çoğunlukla, bir öğrenci, etkinliği hedeflerine ulaşmak için tamamlar. Önce sosyal hedefler vardır,
daha sonra okul ile ilgili hedefler gelir. Bunlar, öğrenme ve bunun sonuçlarıyla bağlantılı hedeflerdir.
Öğrenci bir etkinlikle bilgi ve becerisini artırmak için ilgilenebilir. Bunlar içsel motivasyondur. Ya da
takdir edilmek, ödül kazanmak için de ilgilenebilir. Bunlar da dışsal motivasyondur.
Bazı öğrenciler taleplerinin hemen karşılanması arayışındadır. Azim ve kararlılık gerektiren etkinlikler
çok ilgilerini çekmeyebilir. Bazı öğrencilerde onu etkinliğe dahil eden faktör, süreci kontrol etme
gücüne sahip olma algısı olabilir. Bu durumda farklı tipteki öğrencilerin motivasyon kaynaklarını
besleyebilmek için onları doğru analiz edebilmek ve buna uygun bir yaklaşımda bulunmak önemlidir.
Bazı öğrenciler yaşıtların önünde başarısız olmaktan korkarak bir etkinliğe katılmayı reddedebilir.
Kendilerine olumsuz bir şekilde yaklaşan ve başarılarını şans gibi dış etkenlere bağlayanlar olduğu
gibi, bazıları başarısızlığını aldığı eğitimin yetersiz olmasına bağlayabilir. OYSAKİ bu iç ve dış etkenler,
öğrencilerin verilen görevi yerine getirme konusundaki karalılıklarına ve kendi kapasitelerine inanma
düzeyine göre değişir.
Öğrencinin kendi başına bir etkinlik yapmayı tercih etmesi, motivasyonun birincil göstergesidir. Ancak
etkinliklerin genellikle öğretmenler tarafından belirlendiği bizim eğitim sistemimiz gibi, yapılandırılmış
ortamlarda bunun yapılabilmesi oldukça güç olabilir.
Önerilen etkinliklerde öğrencilerin dikkatini ve konsantrasyonunu koruyan stratejilerin kullanılması,
öğrencilerin bilgiyi edinmeyi istemelerine, özümsemelerine ve pekiştirmelerine yardımcı olma da çok
iyi bir araçtır. Öğrenci dahil olabildiği bir etkinliğe ilgisini ve çabasını yönlendirecektir. Performans
motivasyon açısından da önemli bir role sahiptir. Performans, motivasyonun sadece sonucu değildir.
Performansı takdir edilen çocuk daha fazla şey yapmak isteyecektir. Kendisini başarılı hissedecektir.
Buna karşın arka arkaya tekrarlayan başarısızlıklar öğrencinin kendilik algısını olumsuz yönde
etkileyecek ve öğrenilmiş yetersizlik sorununa yol açabilecektir.
Çocuklarınıza iç motivasyon değerlerinin farkındalığını yaratın. Kendileriyle ilgili algılarını sağlam
temellere oturtun ki başarının bir sonuç değil süreç olduğunu öğrenen nesiller yetişsin.
Hepinize motivasyonu yüksek günler diliyorum. Sevgiler…
Zemberek Kuşu’nun Dönüşü